İyi bir cezaya gereksiniminiz olduğunu hissediyorsanız, bütün bir akşamı TV seyrederek geçirin; ama bu normalde seyrettiğiniz hiçbir programı göstermeyen bir TV olsun! Bütün bu "alışkılarınızı yıkın" alışkısını kazanmanız amacıyla yaptığımız şeylerde temel hedef, sizi yerinizden iyice bir kıpırdatmak. Sabahleyin hiç TV izlemez misiniz? Gecenin birinde izleyin. Gece üçte hiç izlemez misiniz? O saatteki programlara bayılacaksınız. Ya yarışmalar hakkında ne düşünüyorsunuz? Bir çanak antenle JSTV kanalını alabilirsiniz. Bu, günde iki saat gerçek Japon televizyonu demektir -haberler, yarışma programları, diziler, belgeseller. Kesinlikle çarpıcı. Almanca haberleri de izlerim; Almanca, bilmediğim ama öğrenmek istediğim bir dildir. Hollanda ve Fransız programları da fena değildir. Fransız haberlerinde, spikerin eli de görüntüye girebilsin diye, İngiliz ya da Amerikan haberlerinden daha geniş bir çerçeve kullanılır; çünkü Fransızlar birşey anlatırken ellerini daha çok kullanırlar.
Aynı öneriler radyo için de geçerli kuşkusuz. Gecenin köründe canlı telefon bağlantısı yapılan şovları dinlediniz mi hiç?