İşyerinde resmin bütününü görememeniz mümkündür. Kendimizi işe kaptırır ve o gün yapmamız gereken şeyler üzerinde yoğunlaşırız. Ancak çemberinizi genişletmezseniz, daha az yararlı hale gelme riskiyle karşı karşıya kalırsınız. Sadece kendi bölgenizde değil, bütün şirkette neler olup bittiği hakkında fikir sahibi olmazsanız, kendinizi ve anlamlı bir etki yaratma konusundaki potansiyelinizi sınırlarsınız.
Bu, patronun görmek isteyeceği bir şey değildir. Daha önce de söylediğim gibi; günümüzün hızla gelişen global piyasasında, hiçbir şirket ya da birey bir fanus içinde yaşayamaz. Şirketteki kilit kişilerle bağlantı kurma konusunda başarısız olursanız, patronunuzun sizden beklediği performansı da gerçekleştiremezsiniz.
Kendi güvenli bölgenizden çıkmanızın zor olduğunu biliyorum. Şirketler, lise klikleri gibidir; her departmandakiler birbirini; sıkı sıkı yapışır ve "dışarıdakilere" belirli bir güvensizlikle bakar. Ancak başka alanlara geçişi kolaylaştırmanın yolları vardır ve bunun için önce kendiniz hakkında bazı şeyleri anlamanız gerekir.
Kişisel gelişimin babası olan Dale Carnegie, Dost Kazanma Ve İnsanları Etkileme Sanatı'nı 1936 yılında yazmıştı. Kitap bugüne kadar otuz milyon adet satıldığına göre, demek birçok insan kişisel cazibesini geliştirme konusunda bir yol göstericiye ihtiyaç duyduğuna inanıyor. Carnegie'den sonra bu konuda sayısız kitap yazıldı; hepsi bir temel ilkeyi ifade ediyordu: Diğer insanı tanımak için çaba sarf etmelisiniz.
Önemli bir üniversitede yönetim profesörü olan Emilio J. Castilio, yöneticilerin, sizin şirketteki insanlarla tanışmanızı önemsediklerini söylemektedir. Çünkü "çok fazla içinize kapanırsanız, dış kaynaklardan yararlanamazsınız." Başka bir deyişle, ne kadar çok insan tanırsanız, patronunuzun gözünde o kadar değerli hale gelirsiniz.
"Birini çok iyi tanımasanız bile, ileride bir gün ona bir şekilde yardımcı olabilirsiniz. Sadece ismen tanıdığınız bu çalışan "Ofis partisinde tanıştığım adamın adı neydi? Belki o bana yardımcı olabilir," diyor Castilla.
Bu noktada, yeni insanlarla tanışmak zorunda kalacağınızı düşünüp homurdanıyor olabilirsiniz. Ama bunu yapmayın. Kendinize ait zamanlarda hırçın, erişilmez ve yalnız olabilirsiniz. Ancak işteyken, bazı sorumluklarınız vardır ve bunlardan biri de işinizi elinizden geldiğince iyi yapmaktır. Eğer bir bölmede saklanıyor ve iş alanınızın dışında sadece tuvalete gitmek veya kahve almak için çıkıyorsanız, bazı değişiklikler yapma vakti geldi demektir.
Unutmayın; şirketteki diğer kişilerle bağlantılar kurmanız hem kariyeriniz açısından yararlı olacak hem de patronun gözündeki düzeninizi artıracaktır. Patron, şirketteki her şeyden haberdar olduğunuzu öğrenince, sizi kendi başarısına ilişkin büyük resmin bir parçası olarak görmeye başlayacaktır.
Şirket içinde network oluşturmanızın, başka şirkettekilerle network oluşturmanızdan farkı yoktur. İşte bağlantılar kurma konuşundu İşinize yarayacak bazı kurallar:
Diğer kişi üzerinde yoğunlaşın.
Yönetim danışmam ve network uzmanı olan Andrea Nierenberg, "tanıştığınız her kişinin önemli olduğunu" unutmamanız gerektiğini söylüyor. "Network oluşturmak, bir Ömür boyu sürecek bağlantılar kurmaktır," diyor. "Fırsatlar, hiç beklenmedik kaynaklardan doğabilir. İnsanlar, network oluşturmanın sadece elde edebilecekleriyle ilişkili olduğunu düşünerek hata yaparlar."
İleriye dönük plan yapın.
Biriyle tanışmakta tereddüt ediyorsanız, başka birinden -insan kaynaklan ya da halkla İlişkiler müdürü olabilir- sizi tanıştırmasını rica edin. Eğer birinin yanına kendi başınıza gidecekseniz, yaptığınız işe dair iyi bir açılış cümlesi bulun, çünkü bu karşınızdaki kişinin ilgisini çekecektir..
İlgi gösterin.
Karşınızdaki kişi hakkında bir izlenim oluşturmaya çalışın; böylece adını ve işini hafızanıza kaydedebilirsiniz, ilk karşılaşmanızda ona adıyla hitap edin. "Seni gördüğüme sevindim, Ali." "Bu departmanda çalışmaya nasıl başladın Ali?" gibi açık uçlu somlar sorun. Konuşmayı bitirme vakti geldiğinde, nazik bir son cümle kurun. "Seninle konuştuğuma ve işin hakkında bilgi aldığıma çok sevindim, Ali."
Zorlukların farkında olun.
Departmanda yeni bağlantı kurduğunuz kişinin anlattığı sorunlarla ilgilenin. Telefonlara bakacak ya da dosyaları ve malzemeleri kaldıracak yeterince insan yok mu? Diğer çalışanlar, işleri ve yaşadıkları zorluklarla içtenlikle ilgilenen birine içlerini dökme konusunda daha hevesli olacaklardır.
İletişimi güçlendirin.
Konuştuğunuz kişinin yanından ayrılmadan önce, ona kendisine nasıl ulaşabileceğinizi sorun. Cep telefonu, e-posta, sesli mesaj ya da yüz yüze görüşme? Böylece, onu da ilgilendirecek ilginç haberler aldığınızda, bunlun kendisine gönderebilir ve bağlantıyı sürdürebilirsiniz.
Bir şey teklif edin.
"Benim ve departmanımın işine yardımcı olmak üzere yapabileceğimiz bir şey var mı?
Takip edin.
Biriyle tanıştıktan sonra, onu hatırlamanıza yardımcı olacak notlar alın. Onun söylediği, ileride işinize yarayabilecek şeyleri kaydedin. Bu bilgileri dosyalayın, böylece ileride bu kişiye sırf merhaba demek için bile olsa kolayca ulaşabilirsiniz.