Geri bildirim, öğrenme açısından en güçlü mekanizmalardan biridir. Buradaki problem, geri bildirimle ilgili pek çok efsanenin olmasıdır. Geri bildirim, öğrenenlerin hedefe ne kadar yakın ya da uzak olduklarıyla ilgili olarak elde ettikleri bir bilgidir (örneğin, bir sistemin bir bileşenini tanımlarken, bir işlemi açıklarken, bir problemi çözerken-veya bir topu fırlatırken vb.). Öğrenen, öğrenmenin kritik bir kısmına ya da tüm öğrenme unsurlarına, öğrenme amaçları doğrultusunda ve bir şekilde tepki verir. Bunun karşılığında eğitmenden ya da çevreden gelen geri bildirimler, öğreneni amacına ne kadar yakın ya da uzak olduğu konusunda bilgilendirir. Bu da öğrenenlerin ayarlama yapmasına ya da tepki vermeye devam etmesine yardımcı olur. Eğitim perspektifinden bakıldığında, geri bildirim ya düzeltici (öğrenenin tepkisini değiştirmesi için) ya da onaylayıcı, olmalıdır (Öğrenenin amaçlarına kısmen ya da tamamen ulaştığını anlamasını sağlamak için).
Geri bildirim hakkında araştırmalar şunları söylemektedir:
· Öğrenenin göreve ya da yapılan işe yönelik olarak algıladığı geri bildirim performansın gelişmesine yardımcı olur.
· Öğrenenin kendisine bir eleştiri olarak algıladığı geri bildirim kişinin performansım engeller ya da azaltır.
· Anlık geri bildirimler basit görevlerde performansın gelişmesine yardımcı olur.
· Belirli bir zaman sonra verilen geri bildirimler, özellikle karmaşık olarak algılanan görevlerde daha etkili olmaktadır (Çok erken verilen geri bildirim, öğrenenlerin kısa dönemli hafızasının aşırı yüklenmesine neden olarak kafalarını karıştırabilir.).
· Sık ve tanımlı geri bildirim performansın gelişmesine yardımcı olur. Ancak geri bildirim çok detaylı ya da aşırı tanımlıysa (Örneğin, "golf sopasıyla vuruşunuzu yaparken dirseğinizin açısını 11 derece değiştirin, sol ayağınızı dört derece kadar dışa döndürün ve beş santim kadar ileri sürün, golf sopanızın ön yüzeyini iki derece düzeltin..." gibi) öğrenenin kafası karışabilir ve bu durum performans üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir.