Bir kavgayı ayırmak zorunda kaldığınızda diplomatik bir şekilde nasıl müdahale edebileceğinizi biliyor musunuz? Atıp tutmak yerine rapor edin.
Kelimeler tahripkâr olabilir. Birbirimize nasıl hitap ediyorsak, sonunda birbirimiz hakkında da öyle düşünürüz. Ve bunun etkisi olur.
Tartışma bilgi değiş tokuşu; münakaşa ise duygu değiş tokuşudur.
Aşağılanmayı sineye çekmeyin.
Kabalık, zayıf adamın güçlü taklidi yapmasıdır.
Yanlış davranışları belgeleyin.
Eylem, umutsuzluğa kapılmanın karşı kutbudur.
Uygulama:
Yolda arabanızla giderken iki aracın karıştığı bir kazaya tanık oluyorsunuz. Yardıma ihtiyacı olan birisi var mı, diye bakmak için yavaşlıyorsunuz ve tarafların ikisinin de komşunuz olduğunu görüyorsunuz. Birbirlerine edebe aykırı şeyler söylüyorlar. Ağız kavgasının yumruklaşmaya dönüşmesini önlemek için hemen arabanızdan iniyorsunuz. Bu durumda ne yaparsınız?
Söyleyebilecekleriniz;
Mantıklarına hitap ederek onları yatıştırmaya çalışırsınız.
"Hey, lütfen buna bir son verin. Bağırıp çağırmanız sadece durumu daha da kötüleştirir."
Birbirlerini suçlamaya ve lanet okumaya devam ederler.
"Kahrolası ağızlarınızı kapatır mısınız? Küfredip durmak sadece işi daha da zorlaştırır."
Komşularınız her seferinde seslerini daha da yükselterek aynı sözleri tekrar edip dururlar.
"Can Bey, kabahatin Davut Bey de olduğunu onuncu defadır söylüyorsun."
Söylemeniz Gerekenler;
Not tutmaya başlayarak didişmelerini durdurursunuz.
"İkiniz de konuşacaksınız. Şimdi, Can Bey sen başla ve olanları bana anlat."
Düşmanca sözlerinin kayda geçmesini istemeyecekleri için, kendilerinden söylediklerini açıklamalarını istersiniz. "Davut Bey, ne demiştin, bir daha tekrarlar mısın? Doğru not ettiğimden emin olmak istiyorum."
Aynı enformasyonu defalarca tekrarlamalarını önlemek için notlarınızdan yararlanırsınız.
"Tamam, bunu daha önce şuraya yazmıştım. Peki, sonra ne oldu?