Kariyer hedeflerinizin peşinde kaç başarısızlık yaşarsanız yaşayın, bir gün onları gerçekleştireceğinize inanmalısınız. Eğer inancınızı kaybederseniz vazgeçecek ve yenik düşmüş olacaksınız. İnanç, kariyerinizdeki temel motivasyon faktörüdür. Buna inanmalısınız!
En sevdiğim alıntılardan biri Nobel Edebiyat Ödüllü Fransız Anatole France'ındır: "Büyük işler başarmak için sadece harekete geçmemeli, aynı zamanda hayal de etmeliyiz, sadece planlamamak, aynı zamanda da inanmalıyız." Bu cümle yaşamımdaki itici güç oldu. İşte size kişisel örneklerimden ikisi: "Dünyayı gezeceğimi ve çok sayıda ülkeyi ziyaret edeceğimi hayal ettim. Yapabileceğime inandım. Öyle de yaptım." "Dersler vereceğimi hayal ettim. Yapabileceğime inandım. Öyle de yaptım.”
İnancın olmaması halinde başaramamanız, olması haline göre daha olasıdır. Dolayısıyla, hayattaki amaçlarınız her neyse, onları başarabileceğinize inanmalısınız. Birincisi, bunun anlamı mevcut işinizdeki amaçlarınıza olduğu gibi, kariyer amaçlarınıza da odaklanmaktır. İkincisi, bunun anlamı amaçlarınızı gerçekleştirebileceğiniz inancına gerçekten sahip olup olmadığınızı keşfetmek için ruhunuzun derinliklerini araştırmaktır.
Buna başka bir yönden şöyle de bakılabilir: "Eğer bir başkası bunu başarabiliyorsa, yeteneklerim uygun ise o zaman ben de yapabilirim." Amacınız bir Fortune 500 şirketi yönetmek ya da yaşamınızı yoksulluğun azaltılmasına adamak da olsa, bunun uygulanması mümkündür. Amaçlarınızı başarabileceğinize inandığınız sürece amaçlarınızın uzun ya da kısa vadeli olması hiç önemli değildir. Bu inanç ruhtan fışkırır ve gelecekte sizin için gerçekten önemli olanla bağlantı kurar.
Temel motivasyon faktörleri hayaller ve inançlarken, bunları fantezilerden ayırt etmek önemlidir. Herhangi bir fantezinin hakikat olma ihtimali uzaktır. Piyangodan birkaç milyon kazanma fantezim olabilir, fakat 14 yıldır, bu dönemde yaptığım binlerce dolarlık harcamaya rağmen, hiçbir durumda 100 dolardan fazlasını kazanmadım. Aynı şekilde, genç güzel bir yıldız adayıyla tanışma ve onunla palmiye ağaçlarının, beyaz kumsalların ve kristal gibi berrak mavi suların olduğu tropik bir adada yaşama fantezim olabilir. Her iki fantezi de gerçekçi değildir. Bir hayali gerçekleştirmek için onun gerçekleşebileceği inancını, hayalin gelecekte nesnel gerçekliğe dönüştürülebileceği inancını taşımanız gerekir.
Dahası, ne kadar zor olursa olsun, bir hayali ancak sizi o yöne yöneltecek belirli bir harekette bulunabileceğinize inandığınız takdirde gerçekliğe dönüştürebilirsiniz. Bir fanteziyi gerçekleştirmek için atabileceğim hiçbir adım yoktur. Piyango bileti satın alarak milyon bile harcamış olsam, milyondan fazla kazanma ihtimali çok düşüktür. Oysa bir kitap yazmak ve onu yayınlatmak üzere harekete geçebilirim. İnancın ne "yapabileceğinizle" ilgisi vardır, ne "yapamayacağınızla" değil ve çoğu insan düşündüğünden çok daha fazlasını yapabilir. Bu yüzden inanç, yenilgi ve olumsuzluk gibi zihinsel engellerin kaldırılmasını gerektirir.
İçten gelen bir inançla, gerçekçi bir şekilde mümkün olan herhangi bir şey meydana getirilebilir. Şu anda işsizseniz "dışarıda bir yerde" sizi bekleyen mükemmel bir işin olduğuna ve onu elde etmek için bir şeyler yapabileceğinize inanmanız gerekir. Eğer terfi bekliyor ve ikidir atlanıyorsanız, sonunda layık olduğunuz pozisyona yükseltileceğinize inanmanız gerekir. Fakat önce o terfii elde etmekle ilgili bir şeyler yapabileceğinize inanmalısınız.
Bir alıntıyla: "Görünüşte zorlu soranlara dair akla hayale gelmedik çözümleri dinlemeli, öğrenmeli ve onlara inanmalısınız."
Uygulamalar:
Uzun dönemli motivasyon hayallerden ve inançlardan beslenir. Bunları geliştirmenin tek yolu yüreğinizin ve ruhunuzun derinliklerini araştırmak ve yaşamınızı (ve işinizi) yönlendiren güçleri net bir biçimde incelemektir. Bu güçleri tanımlarken gaddarca dürüst olun.
Sıra işinize ve kariyerinize geldiğinde, bu kişisel güçleri serbest bırakmaya odaklanın.
Bu etkili güçleri ulaşabileceğinize inandığınız amaçları gerçekleştirecek enerjiyi üretmek için kullanın. Her şeyin mümkün olduğuna kendinizi inandırmalısınız.