Zammı neden hak edersiniz? Bazı insanların son derece geçerli olduğuna inandığı nedenleri vardır:
-
"Her gün işe geliyorum, başka kimse bunu yapmıyor."
-
"Daha fazla paraya ihtiyacım var, çünkü deri koltuklan olan bir araba isliyorum."
-
"Moral kazanmam açısından iyi olur."
-
"Onun masasında oturuyorum, dolayısıyla onun maaşını hak ediyorum."
Patronun bu istekler karşısında "Hayır!" demesine şaşırmamak gerekir, değil mi? Bu insanlar, patronun kafasında su dolu bir balonu patlatsalardı, zam taleplerinin kabul edilme şansını bu kadar azaltamazlardı.
Günümüzde birçok şirket, çalışanlarının maddi durumuyla yılkından İlgileniyor. Çalışanlara performanslarının şirketin mevcut ve gelecekteki mali durumunu doğrudan etkilediği, bu nedenle herkesin şirketin zorlu ekonomik süreçte rekabetçi özelliğini koruyabilmesi için mücadele etmesi gerektiği söyleniyor. Bu nedenle, eğer daha fazla para talep edecekseniz, performansınızın in kolin mali durumu üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu kanıtlamalısınız. Evinize yeni mobilya alacağınızı ya da egzotik bir adaya tatile gitmek istediğinizi söylemeniz, geçerli bir zam nedeni olarak görülmeyecektir.
Zam almamanızın nedeninin, patronun cimriliği olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak bu doğru değildir. Günümüzde birçok şirket yıllık yaşam standardı zamlan yapmamakta, yalnızca en üst düzeyde performans sergileyen çalışanlarını parayla ya da hisseyle ödüllendirmektedir. Bir şirkette istihdam ediliyor olmanız, her yıl düzenli zam alacağınız anlamına gelmez. Genellikle patronunuz da sizinle aynı gemidedir. Ücretinde bir artış olması için değerini kendi patronlarına kanıtlamak zorundadır. Patronunuzun kendi patronuna iyi bir iş çıkardığınız için değil de mutfağınızı yenilemek istediğiniz için size zam yaptığını söylediğini düşünebiliyor musunuz? Böyle bir gerekçe, patronunuzun bir sonraki ücret zammına mal olabilir.
Patron aynı zamanda sizin zam talebinizi dinliyor ve şöyle düşünüyor olabilir: "Bu insan nerede yaşıyor? Oz ülkesinde mi? Üç aylık raporlarımızı okumadı mı, maliyetlerimizin yükseldiğini görmedi mi? İki haftadır, sırf yeni bir faks makinesine bütçe ayırmak için gece yanlarına kadar çalıştığımın farkında değil mi? Kalkmış, kendisine yeni bir jet ski almak için zam istediğini söylüyor! İnsan bu kadar düşüncesiz olabilir mi?"
Bütün bunların insanın şevkini kırdığını biliyorum ama zammın aslanın ağzında olduğunu söylemeye çalışmıyorum. Birçok şirket, hak eden çalışanlarını ödüllendirme konusunda çok heveslidir. İşverenler rekabetin farkındadır ve en iyi çalışanlarını kaybetmemek için keseyi açmak gerektiğinin de bilincindedir.
Benim söylemek istediğim şu: Doğru yolu takip ederseniz, yalnızca zam almakla kalmaz, patronun sizin ücretinizi en yüksek dilime taşımasını da sağlayabilirsiniz. Hatta patronun ücretinizi artırmanın yaptığı en akıllıca şey olduğunu düşünmesini ve bunu daha önce yapmadığı için kendisine kızmasını da sağlayabilirsiniz.
Zam isterken:
Durumunuzu değerlendirin.
Performansınızın beklentinin ne kadar üzerine çıktığına, departmanınızın başarısına ne kadar katkıda bulunduğunuza bakın. Gerçek bir fark yarattığınız alanları saptayın.
Fark edilin.
Eğer şu ana kadar parlamanıza neden olacak bir şey yapmadıysanız, dikkatin becerileriniz üzerinden yoğunlaşmasını sağlayacak projeler için gönüllü olun.
Belge sunun.
Sağladığınız katkıları kanıtlayan ödül ve notları, zam talebi sırasında patronunuzla paylaşabilirsiniz.
Ödevinizi yapın.
Sizin alanınızda benzer beceri ve deneyime sahip kişilerin ne kadar kazandığını öğrenin.
Zamanlamayı doğru yapın.
Patronunuzla konuşmak için randevu alın. Onunla, bir toplantıya yetişmek için koşturması sırasında ya da telefon görüşmelerinden başım kaşıyamazken konuşmak istemezsiniz herhalde? Şirketin zor günler yaşadığını bildiğiniz bir dönemde zam talebinde bulunmayın. İş yerlerindeki harcırahlar kısılıyorsa, işten eleman çıkarılıyorsa, ofis partileri düzenlenmiyorsa, kemer sıkma politikaları uygulanıyorsa, doğru zaman değil demektir.
İş sınırları içinde kalın.
Özel ihtiyaçlarınızı, örneğin kızınızın okul taksitlerini ya da yeni alacağınız daireyi gündeme getirmeyin.
Tehdit etmeyin.
"İstediğim zammı alamazsam işten ayrılırım" demeniz kesinlikle çok aptalca olur. Hem patronu köşeye sıkıştırırsınız hem de ona sadakatsiz olduğunuzu, bir fırtına halinde gemiyi ilk sizin terk edeceğinizi gösterirsiniz, rinayla ilgili tehditler genellikle kişinin kendisine zarar verir; patron sadece maddiyatla ilgilenen bir çalışanı gözden çıkarmayı tercih eder.
Ne zaman geri adım armanız gerektiğini bilin.
Patronun ofisine cevap alma konusunda kararlı bir halde girmeyin. Ona talebinizi değerlendirmek için zaman tanıyın. "Size açıkladığım bütün unsurları dikkate almanızı rica ediyorum. Belki gelecek İmlin tekrar konuşabiliriz" diyebilirsiniz. Reddedilirseniz, üç ya da dört ay sonra patronunuza yeniden başvurun. Dırdır etmek istemeyebilirsiniz; ancak şirkete katkılarınızın dikkate alındığını bilmek en doğal hakkınızdır. Son olarak; zam almanız halinde patronunuza teşekkür etmeyi unutmayın. Bunu yüz yüze ya da teşekkür notu yazarak yapabilirsiniz. Bu işe sahip olduğunuz için ne kadar gurur duyduğunuzu, zam aldığınız için kendinizi daha da iyi hissettiğinizi söyleyin. Patronunuzun bu hareketinin değerini bildiğinizi göstermeniz, hem hakkınızdaki olumlu İzlenimi güçlendirecek hem de gelecekteki Ödül ve değerlendirmeler için zemin oluşturacaktır.