Havadan sudan sohbet ederek başlayın. Bu bir hedef belirleme, performans değerlendirme ya da o tür bir konuşma değil. Konuştuğunuz kişi her hangi biri olabilir ama sizi önemseyen, başarınızla mutlu olan biri olmasına dikkat edin. Unutmayın bu sohbetin amacı karşınızdakini güçlü yönleriniz konusunda ikna etmek, onun onayını almak ya da yardım istemek değil. Sadece siz dile getirmekte zorlandığınız ya da kendinizi beğenmişlikle suçlanmamak için dile getiremediğiniz güçlü yönlerinizi anlatırken sizi dinleyecek biri olması gerekmektedir.
Konuşmaktan çekiniyorsanız ilk adım olarak iş ortamındaki insanları dinleyin. Kısa süre sonra iş yerindeki sohbetlerin hedefler, amaçlar, ilerlemeler, süreç, gelişim, bütçe, analizler, stratejiler, pazar payı ve büyüme eğrisi etrafında döndüğünü fark edeceksiniz. Bu sadece işle değil bireylerle ilgili konuşmayı da beraberinde getirmektedir. Beceriler, deneyimler, yöneticilik vasıfları, satış tarzları, performans, terfi olasılıkları ve yüksek potansiyel sözcüklerinin ne kadar çok kullanıldığını duyacaksınız.
Bu övünmek değil, iş yerinin normal dilidir. İş dünyasının iki tanrısı vardır: Kar ve Zarar.
Bir sonraki adım, güçlü ve zayıf yönlerinizden söz ederken kullanmanız gereken ifadelere dikkat etmektir.
Güçlü yönlerimizden söz ederken kullanılması doğru olan ifadelere şu örnekleri verebiliriz:
"Bu iş beni çok heyecanlandırıyor çünkü... " "Bunu yapmayı çok seviyorum çünkü... " "... yapmayı dört gözle bekliyorum çünkü... "
Zayıf yönlerimizden söz ederken şu ifadeleri kullanabiliriz:
"... olduğu zaman dayanamıyorum çünkü... "
"... olduğunda boşa zaman harcamış gibi hissediyorum çünkü... "
"... beni çok sıkıyor çünkü..."