1993 yılının yazında Mississippi Nehrinden taşan sular birçok şehri için yok olma tehlikesi doğurmuştur. Bu tehlikeye karşılık birçok Quincy vatandaşı önemli bölgeleri korumak için gece gündüz çalışıp binlerce kum torbası döşemiştir. Vatandaşlar için durum hiç de iç açıcı değildi; su seviyesi, karamsarlık ve bitkinlik yükseldikçe erzaklar ve yiyecekler tükeniyordu. Massachussetts halkı tarafından yapılan erzak yardımının yola çıktığını duyan vatandaşların biraz da olsa yüzü güldü.
Psikolojik araştırmaların çoğu, kendimizle değerler, inançlar, yaş ve cinsiyet olarak benzer bulduklarımızla ilişki içine girmeye daha eğilimli olduğumuzu göstermektedir. Fakat şehrin bu ince davranışının altında, iki belediye arasındaki önemsiz benzerliği yatmaktadır. Aynı isme sahip olan Massachussetts Quincy vatandaşları cömertliklerini göstermek için aynı isme sahip belediye olan Quincy, Illinois vatandaşları ile aralarında bir bağlantı olduğunu hissetmeleri için yetmiştir.Peki, bu insanları binlerce mil uzaktaki bir şehre cömertçe yardım yapmaya iten şey neydi?
Peki, bu nasıl açıklanabilir? Sosyal psikologlar, adımız gibi kendimizle ilişkilendirdiğimiz zor olaylara karşı özellikle olumlu yaklaşma eğiliminde olduğumuzu keşfetmişlerdir. Bu eğilim şaşırtıcı olarak çok güçlü şekillerde ortaya çıkar. Deliller gösterir ki, aynı doğum günlerini paylaştığınız yabancının isteklerine daha kolay cevap verirsiniz.
Çalışmaların birinde, araştırmacılar tanımadığı insanlara posta yoluyla anketler göndermiştir. Anketin doldurulması ve gönderilen kişilerle aynı ismi taşıyan ve taşımayan kişilere geri gönderilmesi istenmiştir. Mesela Robert Greer isimli kişi Bob Gregar isimli kişiden ya da Cynthia Jonston isimli kişi de Cindy Johanson isimli kişiden gönderilmiş anketler alacaktır. Kendileri ile aynı isimleri taşımayan insanlardan mail alan kimselere ise araştırmada görev alan beş adet asistanın adından anket gönderilmiştir. Kendileri ile aynı ismi taşıyan kimselerden anket alan kimseler, kendileriyle aynı ismi taşımayan kimselerden anket alan kimselere nazaran iki katı oranında daha fazla anketi doldurup göndermişlerdir (yüzde 56 ya oranla yüzde 30). İlk seferde anketi doldurup geri gönderen kimselere tekrar bir anket gönderilip ilk anketi doldurup göndermelerinde rol oynayan çeşitli faktörler araştırılmıştır. Bu sefer, anketi alanların neredeyse yarısı göndermiş ve anketi gönderenin isminin kendi isimleri ile benzer olmasının bir önemi olmadığını belirtmişlerdir: Bu bulguların da gösterdiği gibi insanlar kime yardım edecekleri kararını verirken benzerliğin gücü etkili olmaktadır.
Potansiyel müşteriler aynı isim, inanç memleket gibi ortak özellikler taşıyan satış elemanının satış için yaptığı konuşmalara daha olumlu yaklaşacaktır. Çalışma arkadaşları ve komşularla olan anlaşmazlıkları çözmek için de benzerlikleri kullanmak iyi bir ilk adımdır. Tabii ki diğer insanların beğenisini kazanmanız için onlara benzer karakterler ve düşünceler yaratmanızı savunmuyoruz. Fakat isteğinizi belirtmeden ya da sunumunuzu yapmadan önce karşınızdaki ile bazı noktalarda benzerlikler taşıyorsanız bunu su yüzüne çıkarmanızı öneriyoruz.