Bu yöntem eğer üzerine kuruludur. Eğer siz bir müşteri olsaydınız, ona nasıl görünürdünüz? Eğer siz birlikte öğle yemeğine çıktığınız bir gazeteci olsaydınız, hakkınızda ne düşünürdü? Eğer siz satış elemanı olsaydınız, yapmayı umduğunuz pazarlığa nasıl tepki verirdiniz? Eğer savunmanızı dinleyen yargıç siz olsaydınız, davanız konusunda ne karara varırdınız? Eğer reklamınızı izleyen kişi siz olsaydınız, ne düşünürdünüz? Hedeflenen mesajı alır mıydınız?
İnsanlar kendi biricik algılarını, yaptıkları her şeyin üzerine yanıltırlar, ilişkiye geçtikleri her şeyi kendi terimlerine tercüme ederler. Böylece karşınızdakileri kendi dilinizde konuşursanız eğer, sizi anlayacaklar mı? Ya onların dili nedir?
Başınızdan geçen en son tehlikeli iş hakkında medyatik bir haber oluşturmaya çalıştığınızı varsayalım. Bunu yayınlamayı hedeflediğiniz derginin editörü teklifinize nasıl bir tepki verecektir? "Bunun bana yararı ne? Bunun okurlarıma yararı ne? Niçin dergimdeki değerli yeri sana ayırıp yaptığın önemsiz şeyler hakkında birşey yazayım?" Öykünüzü satmakta başarılı olabilmeniz için, bunu yayınlamanın editöre ne gibi yararlar sağlayacağını açık seçik bir şekilde ortaya koymanız gerekecektir. Çeşitli duygulanım biçimlerinden birine başvurmak zorunda kalabilirsiniz -korku, hırs, öfke, şefkat, gülünçlük duygusu mu? Yoksa başka birşey mi?
Kendinize sorun: "Karşımdaki kişinin bu fikre nasıl bir tepki göstermesini istiyorum?" Sonra da bu tepkiyi alabilmek için gerekli olan şeyleri belirleyin. Kendinizi onların yerine koyup fikrinizi inceleyin. Kendi tepkilerinizi not edin. Buna dayanarak harekete geçin.